Müziğin beyin üzerindeki etkileri tam olarak bilinmemekle birlikte bebeklerin annelerinin söylediği şarkılara ve müziğe gösterdikleri tepkilere bakarak müziğin bebekler üzerinde etkili olduğu bir gerçektir.

Konuşmaya başlamadan çok önce, bebekler müziğe tepki gösterir. Hatta anne karnında bile annenin dinlediği belirli tarz müziğe tepki gösterdiklerini biliriz. Bazı anneler bebeklerinin anne karnında sevdikleri TV programlarına bile reaksiyon gösterdiklerini söylerler. Bu tepki doğumdan sonra da devam eder.

Ebeveynler farkında olmadan bebekleri ile konuşurken müzikal bir ses tonu ile konuşurlar, bu müzikal konuşma bütün dünyada ve farklı kültürlerde kullanılır. Ebeveynler bu tarz konuşmaya bebeklerinin çok pozitif reaksiyon gösterdiğini görürler, hatta bebekler bu tarz konuşmaları devam ettirmeleri için ebeveynlerine bir gülüş, gözlerinin parlaması veya ses çıkarak teşfik ederler ve pür dikkat söyleyen kişinin yüzüne odaklanırlar. Bu sayede objeleri kelimelerle bağdaştırdıkları da bilinmektedir. 6 aylık olduklarında konuşmanın temeli olan sesli harfleri ayırt etmeye başlarlar.

Araştırmacılar bebeklerin müzik farklılıklarını ve farklı tonları da anladıkları görmüşlerdir. Bebekler müziğin çalındığı tempoyu ve ritmini de algılarlar. Hatta bir müziğin farklı bir notadan çalındığını bile anlayabilirler.

Duyma duyusu ile öğrenme ve hafıza alanında bir öncü olan Dr. Norman Weinberger müziğin beyin üzerindeki etkilerini araştırmalarında müzik dinlerken beynin duyma merkezinin (duyma ve duyduklarını yorumlama) dışında düşünme ve duygusal anlamda farklı bölgelerininde uyarıldığını ortaya çıkarmıştır. Bebeğinizi uyutmak istediğinizde söylediğiniz veya çaldığınız müziği düşünün. Hafif, melodik bir müzik bebeğin duygusal olarak rahatlatırken daha hızlı ve canlı bir müzik onları uyandırarak daha çok oyuna yönlendirebilir.

Beynin duyduğu müziğe gösterdiği tepki, yaşadığı tecrübeler de etkiler. Örneğin beyin, kişiye hitap eden müzikal seslere daha güçlü bir şekilde tepki gösterebilir. Küçük yaşta müzikle tanışan çocuklar, müziksiz kalan çocuklara göre daha gelişmiş bir duysal beyin aktivitesine sahip olurlar. Bu, düzenli olarak çocuklara müzik dinletmenin onların gelişimlerine yardımcı olunacağını göstermektedir. Her gün biraz şarkı ve müzik onları sadece eğlendirmez ayrıca beyinlerini geliştirir.

Odalarında hafif ve rahatlatıcı müziklerin dinleterek başlayın. Klasik müzik özellikle Mozart, Vivaldi ve Baroq müzik beyni uyardığı için ilk seçiminiz olabilir.
Tekerleme ve anaokulu şarkıları söyleyin, ve hep aynı şekilde tekrar edin.
Müzik çalarken veya onlara şarkı söylerken masaj yapın, yeri geldiğinde hafif vuruşlarla tempo tutun.
Onları gıdıklayacağınız tekerlemeleri mutlaka kullanın
Onlarla konuşurken ses tonunuzu değiştirin, konuşun mırıldanın, şarkı söyleyin (üstlerini değiştirirken, beslerken, banyoda vb.)
Farklı ritimleri olan müzikleri de dinletin, bebekler hızlı ve yavaş tempoyu algılayacaklardır.
3 aylıktan sonra şarkılar hareketlerle süslenebilir. Sağa sola sallanarak başlayan hareketler daha sonra geliştirilebilir. Dizlerinizin üzerine yatırın ve onları tempo ile yavaşça yukarı aşağı kaldırıp indirin veya sağa sola sallayın. Zamanla tempoyu da hızlandırıp yavaşlatabilirsiniz.

Dr. Jane Williams,
Araştırma ve Eğitim sorumlusu
KindyROO