Dokunmanın Gücü

Siz en ufak bir bahanede sevdiklerinize dokunmaya çalışanlardan mısınız yoksa kucaklaşmamak için selam vermekten kaçanlardan mısınız? Sizin dokuma konusunda dereceniz ne olursa olsun, bebeklerin büyüyüp gelişmesi için dokunsal uyaranlar hayatî önlem taşır ve masaj bunlardan en keyiflisidir.

Dokunma hissi ilk anne karnında 5 haftalık iken uyarılır, ilerleyen zamanlarda bu dokunma hassasiyeti avuç içleri ve ayak tabanında görülerek bütün vücudu kaplar. Embriyo büyüdükçe ilkel refleksler de oluşmaya başlar (kavrama ve moro refleksi gibi). Bu sayede bebek, dokunma hissini kendisini koruma mekanizması olarak kullandığı gibi aynı zamanda kendini güvende hissetmek, yemek yemek, rahatlamak ve ileride de gelişimi için çevresini tanımak için kullanır.

Pinky McKay, “Dokunarak gelişmeme yardımcı ol” isimli yazısında bebek masajının hem bebek hem de anne-babalar için pozitif etkilerinden bahsederek aynı zamanda masajı destekleyen çalışmalara da değinmiş.

Unutmayın anaokulu yaşına gelmiş veya anaokuluna giden çocuğunuz için de masaj hâlen önemlidir, onlara eğlenceli aktiviteler sunarak dokunma deneyimlerini arttırabilirsiniz.

Bebeğinizin ipeksi cildine masaj yaparken, çıkardığı sesleri dinleyip karşılık olarak onunla konuşmak, ayak parmaklarının nasıl minicik ve tatlı olduğunu, bacaklarının nasıl güçlenip büyüdüğünü ona anlatmak, bebeğinizle paylaşacağınız çok güzel anlar olmakla beraber, daha da fazlasıdır. Bebeğe yapılan masajlar, dokunuşunuzla, göz temasınızla, sesinizle ve tanıdık kokunuzla ebeveyn ve çocuk arasındaki bağın oluşması için gereken bütün temel elementleri uyarır. Üstelik her dokunuşunuz, sinir uçlarını uyararak beynin düşünmesi, hissetmesi ve öğrenmesi için gereken bağlantıları oluşturmaya başlar ve bu sevgi dolu iletişim, bebeğinizin ilerlemeye başlayan beyninde duygusal ve nörolojik gelişim için gereken temelleri atar.

Bebeğinizin gelişimi için özellikle dokunma çok güçlü bir besindir – gelişen ilk duyudur, anne karnında başlar ve bütün hayat boyunca önemli bir rol oynar, büyüme hormonları salgılattığı gibi rahatlamamızı sağlayan ve bizleri birbirimize yakınlaştıran hormonları da salgılatır. Günde birkaç dakika boyunca yapacağınız masaj ile bebeğinizi rahatlatıp mutlu edersiniz ve Endorfin salgılamasına yardımcı olarak kendisini iyi hissetmesini sağlarsınız. Bebeğinize yapacağınız masaj, aynı zamanda stres hormonu olan Kortizol’ü azaltır ki bu beyin gelişimine pozitif etki eder. Yüksek seviyedeki stres hormonlarının toksik olması nedeni ile bebeğinizin beynini etkilediği ve stres anında gösterdiği tepkilerin kalıcı olabileceği günümüzde yapılan araştırmalarca kanıtlanmıştır. Diğer bir çalışmaya göre de, zihinsel ve motor beceri testlerinde, düşük seviyede Kortizol (stres hormonu) olan bebeklerin diğer bebeklere göre daha başarılı olduğu kanıtlanmıştır.

Yorgun düşen anneler için de masaj çok önemlidir, birkaç dakikalığına yapacağınız bir masaj ile bebeğiniz daha derin ve huzurlu bir uykuya dalar. Miami School of Medicine, Dokunma Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Dr. Tiffany Field, bebeğinize uyumadan önce yapacağınız bir masajın onu sallayarak uyutmaktan daha etkili olacağını, hem de daha derin ve rahat bir uykuya dalmasını sağlayacağını söylüyor. Dr. Feild’in yaptığı çalışmalar aynı zamanda İngiltere’de  bulunan Warwick Medical School’un, 0-6 ay arası 598 bebekle yaptığı konu ile ilgili 9 araştırma çalışması ile de desteklenmiştir. Bu çalışmalar, masaj yapılan çocukların yapılmayan çocuklara göre daha az ağladığını ve daha az stres hormonu salgıladıklarını göstermiştir. Bu çalışmaların bir tanesi de masajın Melatonin salgılatarak bebeklerin uyku düzenlerinin oluşmasını sağladığını gösterir.

Dr. Field, prematüre doğan bebeklerle yaptığı bir araştırmasında, masaj yapılan bebeklerin, kontrol grubundaki masaj yapılmayan diğer bebeklere göre %47 oranında daha fazla kilo aldıklarını ve hastaneden 6 gün daha erken çıktıklarını göstermiştir. Takip eden kontrollerde de bu bebeklerin büyüme ve gelişimlerinin  kalıcı olarak olumlu etkilendiği kanıtlanmıştır. Dr. Field bir hastasını anlatıyor: “Pippa, şimdi 14 aylık ve yürüyor, masaj yapmasaydık kendisinin bu seviyede olabileceğine gerçekten inanmıyorum, önce küvözünde bacaklarına nazik ve yumuşak dokunuşlarla, daha sonra kucakta ten teması ile ve bütün vücuduna yaptığımız masajlar hızlı bir bağ oluşmasını sağladı. Ayrıca minik bir bebek olması konusunda da bu masajlar benim onunla ilgilenirken daha güvenli ve rahat olmamı sağladı.”

Masajlar sadece bebekler için değil ebeveynler için de çok yararlıdır. Yapılan araştırmalar doğum sonrası depresyona giren annelerin, masajları günlük hayatlarında rutin haline getirerek depresyondan daha hızlı çıktıklarını göstermektedir. Avustralya’da yapılan bir araştırmada masajın bebek ve baba arasındaki bağı arttırdığını, babaları tarafından masaj yapılan bebeklerin kontrol grubundaki babaları tarafından masaj yapılmayan bebeklere nazaran gülerek, daha fazla göz teması kurarak, ses çıkartarak ve dokunarak babalarıyla iletişime geçtikleri görülmüştür.

Masajın diğer bir yararı da, bebek masajları ebeveyn olarak sizin kendinize güveninizi artırır. Infant Massage Australia’da görevli Tracey Gibney, ebeveynlerin bebeklerine masaj yapmaları sayesinde onların tepkilerini, ihtiyaçlarını ve istediklerini daha iyi anladıklarını, bu sayede bebeklerin daha rahat, huzurlu olduklarını ve kendilerini güvende hissettiklerini söylüyor. Ayrıca bebeklerine birkaç hafta düzenli masaj yapan ebeveynlerin kendilerine daha fazla güvendiklerini hissettiklerini, bebekleri hakkında daha bilgili oldukları için dışardan gelen tepkileri daha iyi değerlendirebildiklerini söylüyor.

Pinky McKay, uluslararası sertifikalı emzirme uzmanlığı yapan, Infant Massage Australia’da sertifikalı bebek masaj eğitimleri veren ve ebeveyn bilgilendirmesi için birçok yayınları olan bir eğitmendir.

Web Tasarım Düzenleme